Cam tavan sendromu…Cam tavan sendromu…

Türkiye İtatistik Kurumu ‘2004 Yoksulluk Çalışması’ nı açıkladı: Açlık sınırının altında yaşayanların sayısı 17 milyon 991 bin kişi. Kırsal kesimde yaşayan 10 milyon 846 bin insanın da açlıktan midesi büzülmüş.

Bunlara Bütçe’den ayrılan binde 3’lük payla (67 YTL) geçinmeye çalışan 8.5 milyon özürlüyü de ekleyince, vahametin hesabını siz yapın! Şimdi, “Bize güvensizlik aşısı yapılarak başarısızlığa ve açlığa iten nedenler nedir?” derseniz, şimdi anlatacağım deneyle yanıt vereyim.

***

Gelişim kitaplarında anlatılan bir ‘pire deneyi’ vardır. Bilimadamları, pireleri 30 cm yüksekliğindeki fanusa koyar. Zemin ısıtılır. Sıcaktan rahatsız olan pireler, zıplayarak kaçmaya çalışır.
Defalarca kafalarını cama vuran pireler, sonunda o zeminde 30 cm’den fazla zıpla(ya)mamayı öğrenir.

Deneyin ikinci aşamasında tavandaki cam kaldırılır. Zemin tekrar ısıtılır. Pireler eşit yükseklikte, 30 cm zıplar! Üzerlerinde cam yoktur; daha yükseğe zıplama imkanları vardır ama buna cesaret edemezler. Çünkü engel artık zihinlerindedir.

Bu deney, tüm canlıların neyi başaramayacaklarını nasıl öğrendiklerini göstermektedir. İşte bu deneyde pirelerin yaşadıklarına ‘cam tavan sendromu’ denilir.
( Kaynak: Mümin Sekman, ‘Her şey Seninle Başlar’)

***

Şimdi doğal olarak “Kendi hayatımızla o pirelerin hayatı arasında ne gibi benzerlikler var?” diyebilirsiniz. Maalesef çoğu insan, “Başarı için her yol mübah” diyerek yola çıkıyor. Bu şartlar altında, pirelerin yaşadıklarından çok farklı bir yaşam sürdürmemiz imkansız. Çünkü, kafamızı ‘cam tavana vura vura’ korkudan başarı adımlarımızı atamaz hale getiriliyoruz. Peki, ‘cam tavanı’ kırıp başarıyı yakalayanlar yok mu? Var! Hem de çok.

‘Birçok İyi Adam’ da bunlardan biri.

Şimdi Adana’da, dünyada ve Türkiye’de ilk olacak 600 ağır engellinin bakımı için bir merkezin doğuşuna imza attılar.

***

Yine ‘fanus’ tan zıplayışında ‘cam tavan’ ları kıran kişilerden biri de Çukurova TV Yönetim Kurulu Başkanı Gökhan Durak. Sosyal konulara duyarlı bu işadamı, “cam tavan”ları kırıp, seslerini duyurarak özgüvenlerini kazansın diye, hiçbir ücret talep etmeden TV’sini tahsis etti.

“Söz uçar, yazı kalır” diyerek, geçen hafta anlaşmayı Türkiye Sakatlar Derneği adına ben, Çukurova TV adına Gökhan Durak’la imzaladık. Hayırlı uğurlu olsun. Gelin başarıya giden yolda engelleri aşmak için, hep birlikte fanusun içinden zıplayıp ‘cam tavan’ ımızı kıralım.

Medya: www.takvim.com.tr
Tarih: 20.02.2006